İnsanı Yaşama Bağlayan Şeyler Aynı Zamanda Hayattan Koparanlardır!
Şöyle Bir düşünsenize. Sizi gülümseten şeyler neler, kimler? Peki sizi üzenler ne? Sırf üzme ihtimali olduğu için üzenler?
Vaz geçilmezimiz İyi bir iş sahibi olma hevesi örneğin. İyisini bulduğunda, ona sahipken “ya daha iyisi varsa” diye düşünen kemirgen bir zihin; “ya işten çıkarılırsam aman kriz de geliyor” korkusuyla oluşan bağlılık…
Yaşamın engüzel beklentilerinden biri İyi bir eş sahibi olma hayali mesela. Etraf evlenmek isteyip de 4×4’lük adayı bulamayan, bulsa da evlenemeyenlerle, ve evli olup boşanma/zincirlerinden kurtulma hayaliyle yanıp tutuşanlarla dolu.
helede Araban olsun diye hayal kurarsın yıllarca. Sonra bir gün o araba senin olur. Söylenecek şey elbet bulursun. Kaskosuydu, muayenesiydi, benzine gelen zamlardı, trafikti…
gözlerimizin parladığı heyecanların tavan yaptığı Çocuğun olsun istersin, sırf çocuk sahibi olmak için evlenirsin, çok da dört dörtlük olmayan o insanla… Sonra doğar çocuk. Söylenirsin; uykusuzluk, sağlık sorunları, çocuğun bakımı, okulu, kursları, öğretmenleri, e daha çok para lazım şimdi, o zaman daha çok çalışmak lazım, daha çok çalışınca çocuğu daha az görebiliyorsun, e çocuk n’apsın anne-baba yokken, ders alsın, spor yapsın, kursa gitsin, bak bunların hepsi yeni masraf… Kısır döngün çok güzelmiş, güle güle kullan…
Çok sevmek istersin, seversin. “Ya giderse, ya üzerse”… “Ya gidersem, ya üzersem”…
ve tabiki Şehrini seversin, aşık olursun sokaklarına, o pis havasına. Başka yerde yaşayamam dersin, nefes alamam bu denizi görmezsem… Trafiğine ayrı söylenirsin, kalabalığına ayrı, kirliliğine gürültüsüne ayrı…
ve Ayrılırsın sevgiliden sırf başkası olamadığı için, sonrakinde onu ararsın, kıyaslarsın istersin ki o olsun şimdiki de, kızarsın kendine, yaşarsın pişmanlıklarını…
Bir hobi edinirsin, çalarsın söylersin, yazarsın çizersin… Çok vaktimi alıyor dersin, çok masraflı oluyor dersin, sıkıldım dersin…
Söyle bana ey insanoğlu, sen nasıl mutlu olursun?!!!! Kim bilir belki de Dostoyevski haklıydı “birçok insan mutlu olduğunu bilmediği için mutsuzdur” derken…